20 Mayıs 2014 Salı

Transistör

Npn ve Pnp Tipi Transistörler

Yukarıda belirtilen değişik işlevli bütün transistörlerin esası Yüzey Birleşmeli Transistör 'dür.
Bu nedenle, yüzey birleşmeli transistörlerin incelenmesi, transistörlerin yapısı, karakteristikleri ve çalışma prensipleri hakkındaki gerekli bilgileri verecektir.

Trasistörler, temel yapısı bakımından aşağıda gösterilmiş oduğu gibi; iki gruba ayrılır:

NPN tipi transistörler
PNP tipi transistörler
Yine her iki tip transistörün de N-P-N ve P-N-P bölgeleri şöyle adlandırılır:
1. Emetör; "E" ile gösterilir.
2. Beyz; "B" ile gösterilir.
3. Kollektör; "C" ile gösterilir.

Bölgeler şu özelliklere sahiptir:

Emetör bölgesi (Yayıcı): Akım taşıyıcıların harekete başladığı bölge.
Beyz bölgesi (Taban): Transistörün çalışmasını etkileyen bölge.
Kollektör bölgesi (Toplayıcı): Akım taşıyıcıların toplandığı bölge.
Bu bölgelere irtibatlandırılan bağlantı iletkenleri de, elektrot, ayak veya bağlantı ucu olarak tanımlanır.

Transistör yapısında baz kalınlığının önemi:

Akım taşıyıcılarının Beyz bölgesini kolayca geçebilmesi için, baz 'ın mümkün olduğunca ince yapılması gerekir.

Npn ve Pnp Tipi Transistörlerin Polarılması ve Çalışması

Transistörde Polarma Nedir?

Transistörün asıl görevi, değişik frekanslardaki AC işaretleri yükseltmektir.
Transistörün bu görevi yerine getirebilmesi için, önce Emiter, Beyz ve Collectorün DC gerilim ile beslenmesi gerekir. Uygulanan bu DC gerilime Polarma Gerilimi denir.

Transistörün polarılması:

Transistörün çalışmasını sağlayacak şekilde, Emiter, Beyz ve Collectorünün belirli değerdeki ve işaretteki (±), DC gerilim ile beslenmesine transistörün polarılması (kutuplandırılması) denir.

N Tipi Transistörün Polarılması

NPN transistör şu iki diyodun yan yana gelmesi şeklinde düşünülür:
- "NP" Emiter - Beyz diyodu
- "PN" Beyz - Collector diyodu
Bir NPN transistörü çalıştırabilmek için, Şekil 4.2 'de görüldüğü gibi, uygulanan polarma gerilimi iki şekilde tanımlanabilir:

1. Diyot bölümlerine göre tanımlama;

- Emiter - Beyz diyodu, doğru polarılır.
- Beyz - Collector diyodu ise, ters polarılır.

2. Polarma geriliminin, Emiter, Beyz ve Collectorün kristal yapısına uygulandığına göre;

- Emiter ve Beyz 'e kristal yapısına uygun polarma gerilimi uygulanır.
- Collectore ise, kristal yapısının tersi polarma gerilimi uygulanır.

Buna göre şekil 4.2 'den takip edilirse, NPN tipi transistörde uygulanan polarma gerilim:

- Emiter N tipi kristaldir : Kristal yapıya uygun, negatif (-) gerilim.
- Beyz P tipi kristaldir : Kristal yapıya uygun, pozitif (+) gerilim.
- Collector N tipi kristaldir : Kristal yapıya ters, pozitif (+) gerilim.
Şekil 4.2 - Bir NPN transistörün polarılması ve akım yönleri.
a. Bölgesel gösterilimindeki bağlantı şekli.
b. Sembolik gösterilimindeki bağlantı şekli.

Şekil 4.2 - Bir NPN transistörün polarılması ve akım yönleri
a) Bölgesel gösterilimdeki bağlantı şekli.
b) Sembolik gösterilimdeki bağlantı şekli.

NOT:

1. Şekil 4.2 'de görüldüğü gibi, beyz 'in polarma gerilimi ile ilgili tipik bir durum var.
Beyz 'e VEB kaynağının pozitif kutbu, VCB kaynağının ise, negatif kutbu bağlanmıştır. Bu durumda beyz polarma gerilimi ne olacaktır? 
Yukarıda belirtildği gibi, Emiter-Beyz diyodu iletimde, olduğu için, VEB kaynağının pozitif kutbu etken olacaktır. Yani Beyz 'in polarma gerilimi, pozitiftir. PNP transistör için de benzer şekilde düşünülür. 2. Transistörün gerek polarma konusu, gerekse de çalışma prensibi açıklanırken, anlatım kolaylığı bakımından iki DC besleme kaynağı kullanılmaktadır.

Uygulamada ise, tek besleme kaynağı kullanılmaktadır.

Npn Transistörün Çalışması

Yukarıda tanımlanmış olduğu gibi polarma gerilimi uygulanmış olan bir NPN transistörde aşağıdaki gelişmeler olur.
1. N Bölgesindeki Gelişmeler
Şekil 4.3 'den takip edilirse;
Emiter ve collectorü oluşturan N bölgesindeki, çoğunluk taşıyıcılar, elektronlar şu şekilde etkilenir;
-- VCB besleme kaynağının pozitif kutbunun çekme kuvveti etkisinde kalan, gerek emiter,
gerekse de collector bölgesi elektronları VCB kaynağına doğru akar. Bu akış IC collector
akımını yaratır.
-- Aynı anda VEB kaynağının negatif kutbundan ayrılan elektronlar da emitere geçer. Bu geçiş
IE emiter akımını yaratır.
-- P bölgesinden geçemekte olan elektronlardan bir miktarıda VEB besleme kaynağının pozitif kutbunun çekme kuvveti etkisiyle VEB 'ye doğru akar. Bu akış IB beyz akımını yaratır.
-- Son olarkada VCB 'nin negatif kutbundaki elektronlar, VEB 'nin pozitif kutbuna geçiş
yaparak akım yolunu tamamlar. Böylece devrede bir akım doğar.
(--->) : N bölgesindeki ve dış devredeki elektron akış yönü
(++>) : P bölgesindeki pozitif elektrik yükü (oyuk) akış yönü
(—>) : Dış devredeki akım yönü.
 : Verici katkı maddesi atomu (N bölgesindeki etkisiz pozitif iyon)
 : Alıcı katkı maddesi atomu (P bölgesinde etkisiz negatif iyon)
"+" : Pozitif elektrik yükü (oyuk)(P bölgesindeki akım taşıyıcılar)
"-" : Elektron (N bölgesindeki akım taşıyıcılar
Şekil 4.3 - NPN transistörde elektron ve pozitif elektrik yüklerinin hareketleri
2. P Bölgesindeki Gelişmeler
NPN transistörde beyz P tipi kristaldir.
P tipi kristaldeki "+" yükler (oyuklar) şu şekilde aktif rol oynamaktadır:
-- P tipi kristaldeki katkı maddesi atomlarının dış yörüngesinde üç elektron var. Bir elektronu
katkı maddesi atomlarına veren Ge ve Si atomları, pozitif elektrik yükü (oyuk) haline
 gelir ve bunlar çoğunluktadır.
-- Şekil 4.3 'te görüldüğü gibi VEB besleme kaynağının pozitif (+) kutbunun itme kuvveti
etkisi ve negatif kutbunun da çekme kuvveti etkisiyle, beyzden emitere doğru bir pozitif
elektrik yükü (oyuk) hareketi başlar. Diğer bir ifadeyle, emiterden beyz 'e doğru elektron
hareketi başlar.
-- Yine collectorde. Azınlık taşıyıcılar durumunda olan çok az sayıdaki "+" yükler (oyuklar),
VCB kaynağının pozitif kutbunun itme kuvveti ve negatif kutbunun çekme kuvveti etkisiyle
Şekil 4.3 'te görüldüğü gibi beyz elektroduna doğru hareket eder. Böylece çok küçük bir
akım doğar. Bu akım, beyz collector diyodunun ters yön (kaçak) akımı olup ihmal
edilebilecek kadar küçüktür.
ÖZETLE:
Yukarıda açıklanan hususların sonucu olarak, Şekil 4.4 'te özelliği olan elektrik yükleri gösterilmek suretiyle özet bir görüntü verilmiştir.
1. Şekilde büyük ok ile gösterilmiş olduğu gibi, emiter ve collector bölgesindeki elektronların büyük bölümü collector elektroduna doğru ve küçük bir bölümü de yalnızca emiterden beyz elektroduna doğru akmaktadır. Elektron akışı dış devrede de devam eder.
Bu akış IE, IB ve IC akımlarını yaratır.

IE = I+ I'dir.

Bu bağıntı her çeşit devre kuruluşunda ve her transistör için geçerlidir.
Ancak IB akımı Iakımı yanında çok küçük kaldığından (IB=0.02 IC), pratik hesaplamalarda IB ihmal edilir.
IE = IC olarak alınır.
2. Katkı maddelerine ait, "+" ve "-" iyonların bir etkinliği olmadığından daire içerisine alınmıştır.
3. Serbest elektronların çok hızlı hareket etmesi nedeniyle NPN transistördeki akım iletimide hızlı olmaktadır. Bu nedenle NPN transistörler yüksek frekanslarda çalışmaya daha uygundur.
4. Ayrıca, Şekil 4.4 'te, bir NPN transistörün, ters yönde bağlı iki NP ve PN diyot şeklinde düşünülebileceği de gösterilmiştir. Böylece, ters bağlı iki diyot devresinden akımın nasıl aktığıda kendiliğinden açıklanmış olmaktadır.

Şekil 4.4 - NPN trnasistörde akım iletimini sağlayan elektronların akış yönleri ve transistörün ters bağlı iki diyot halindeki görüntüsü

Pnp Tipi Transistörün Polarılması

PNP transistörün, NPN transistöre göre, yapımında olduğu gibi, polarma geriliminde de terslik vardır. Şekil 4.5 'te bir PNP transistöre polarma geriliminin uygulanışı gösterilmiştir.
Şekilden de anlaşıldığı gibi, PNP transistörde de, NPN 'de olduğu gibi polarma geriliminin yönleri iki şekilde tanımlanır:
1 - Diyot bölümlerine göre tanımlama
-- Emiter - Beyz diyodu, doğru polarılır.
-- Collector - Beyz diyodu, ters polarılır.
2 - Polarma geriliminin kristal yapıya uygunluğuna göre tanımlama:
-- Emiter P tipi kristaldir: Kristal yapısına uygun, pozitif (+) gerilim uygulanır.
-- Beyz N tipi kristaldir: Kristal yapısına uygun, negatif (-) gerilim uygulanır.
-- Collector P tipi kristaldir: Kristal yapısına ters, negatif (-) gerilim uygulanır.
Polarma durumuna göre devreden akan akımların yönü de Şekil 4.5 'te gösterilmiş olduğu gibidir.
Daima IE = IB + I'dir.
Şekil 4.5 - PNP tipi transistörün polarılması ve akım yönleri
a. Jonksiyonel gösterilimdeki bağlantı
b. Sembolik gösterilimdeki bağlantı

Pnp Transistörün Çalışması

PNP transistörde, NPN transistördeki elektron yerine, pozitif elektrik yükleri (oyuklar), ve pozitif elektrik yükleri yerine de elektronlar geçmektedir.
Bu durumda, Şekil 4.6 'dan da anlaşılacağı gibi, PNP transistördeki akım iletimi pozitif elektrik yükleri ile açıklanmaktadır.
Şekil 4.6 'dan takip edilirse PNP transistörün çalışması şu şekilde olmaktadır:
-- VEB besleme kaynağının pozitif kutbunun itme, negatif kutbunun çekme kuvveti etkisiyle, emiterdeki pozitif elektrik yükleri (oyuklar) atomdan atoma yer değiştirerek bayze doğru akar.
-- Bu hareketlenme sırasında pozitif elektrik yükleri (oyuklar) collectore bağlı VCB besleme kaynağının negatif kutbunun çekme kuvveti etkisi altında kalır.
VCB gerilimi VEB 'ye göre daima daha büyük seçildiğinden; pozitif elektrik yüklerinin
(oyukların) %98 - %99 gibi büyük bir bölümü collector elektroduna doğru, %1 - %2 gibi
küçük bir bölümü de beyz elektroduna doğru akım iletimi sağlar.

(++>) : P bölgesindeki pozitif elektrik yükü (oyuk) yolları
(-->) : N bölgesindeki ve dış devredeki elektron yolları
(— >) : Dış devredeki akım yönü.
: Verici katkı maddesi atomu
"+" : Pozitif elektrik yükü (oyuk)
: Alıcı katkı maddesi atomu
"-" : Elektron
Şekil 4.6 - PNP transistörde pozitif elketrik yüklerinin ve elektronların hareketi
Bu arada, bir miktar pozitif elektrik yükü de, beyzdeki serbest elektronlar ile birleşerek nötr hale gelir.
-- Aynı zamanda collector bölgesindeki azınlık taşıyıcılar durumunda bulunan az sayıdaki elektronlar da VCB 'nin etkisiyle beyz elektroduna doğru hareket eder. Bu hareket, ters yön (kaçak) akımını yaratır.
Dış devredeki gelişmeler:
Şekilde gösterildiği gibi, emiterden VEB besleme kaynağının "+" kutbuna ve oradan da beyz'e ve VCB besleme kaynağının üzerinden collectore, elektron akışı başlar.
Kağıt üzerinde gösterilen akım yönü de, yine şekildeki gibi, besleme kaynağının "+" kutbundan "-" kutbuna doğru olmaktadır.
ÖZETLE:
Bir PNP transistördeki akım iletimi, Şekil 4.7 'de gösterildiği gibi, pozitif elektrik yükleri (oyuklar) ile sağlanmaktadır.
Şekil 4.7 'de ayrıca transistörü oluşturan iki diyodun sembolik bağlantısıda gösterilmiştir...

Şekil 4.7 - PNP transistörde akım iletimini sağlayan pozitif elektrik yüklerinin (oyuk) akış yönleri ve transistörün ters bağlı iki diyot halindeki görüntüsü

Akım ve Gerilim Yönleri

Akım Yönleri
NPN Transistörde akım yönleri:
1. Emiterde; Transistörden dış devreye doğru, yani emiterdeki ok yönündedir.
2. Beyz ve Collectorde; Dış devreden transistöre doğrudur.
PNP Transistörde akım yönleri:
1. Emiterde; Dış devreden transistöre doğrudur, yani okun gösterdiği yöndedir.
2. Beyz ve Collectorde; Transistörden dış devreye doğrudur.
Gerilim Yönleri:
Burada gerilim yönünden amaç, polarma geriliminin "+" veya "-" oluşudur.
NPN Transistörde gerilim yönleri:
1. Emitere: Negatif (-) gerilim uygulanır.
2. Beyze: Pozitif (+) gerilim uygulanır.
3. Collectore: Pozitif (+) gerilim uygulanır.
PNP Transistörde gerilim yönleri:
1. Emitere: Pozitif (+) gerilim uygulanır.
2. Beyze: Negatif (-) gerilim uygulanır.
3. Collectore: Negatif (-) gerilim uygulanır.
NOT:
Uluslararası kabule göre, bir iletkendeki elektron akış yönü ile akım yönü birbirine göre terstir.
Uluslararası elektroteknik kuruluşu (IEC) tarafından yapılan kabule göre;
Elektrik ve Elektronik devrelerindeki AKIM YÖNÜ, besleme kaynağının pozitif kutbundan (+), Negatif kutbuna (-) doğru olan yöndür.
Diyot sembollerindeki ve transistörlerin emiterindeki akım yönünü gösteren oklar da "+" dan "-" 'y doğrudur.
Elektron yönü sadece teorik açıklamalar sırasında gösterilmektedir.
Kirchoff kanununa göre , yapılan devre hesaplamalarında "+" ve "-" akım yönlerinin gösterilmesi gerekebilir.
Bura da, besleme kaynağının pozitif kutbundan negatif kutbuna

Transistörlerin Multimetre İle Sağlamlık Kontrolü

Transistörlerin ayrıntılı kontrolü transistörmetrelerle yapılır. Transistörmetreler daha çok labaratuvarlarda kullanılır.
Bir transistörün en kolay kontrol şekli multimetre ile yapılır, Ancak, bu halde transistöre herhangi bir zarar verilmemesi için multimetrenin içinde bulunan pilin 1.5V 'dan büyük olmamasına veya devreden akacak akımın 1 mA 'den fazla olmamasına dikkat edilmelidir.
" Transistör devrede iken ölçüm yapılmaz."
Şekil 4.8 'de PNP ve NPN tipi transistörlerin multimetre ile kontrolü sırasında uçların tutuluş şekilleri gösterilmiştir. Tablo 4.1 'de ise, yapılacak kontrolün esasları ve multimetrede aşağı yukarı okunması gereken değerler verilmiştir.
Tablo 4.1 'e uygun olarak yapılan kontrollerede, direncin büyük okunması gerekirken küçük okunuyorsa veya küçük olması gerekirken büyük değerlerle karşılaşıyorsanız transistör bozuk demektir.
Ölçmelerde, multimetrenin içerisindeki pil vasıtası ile büyük dirençlerin okunması sırasında ters polarma, küçük dirençlerin okunması sırasında doğru polarma uygulaması yapılmaktadır.
1.5V 'luk multimetre ile yapılan kontrol sırasında transistörden akacak akım kısa bir müddet için 1mA 'i geçmeyeceğinden, günlük hayata girmiş transistörlerde herhangi bir bozukluğa yol açmayacaktır. Fakat, yayılım yoluyla yapılan alaşım transistörleri gibi hassas transistörlerin kontrolü sırasında, emniyet tedbiri olarak VCEcollector geriliminin sıfırdan başlayarak gerekli gerilime kadar ayarlanması tavsiye edilmektedir. Bu bakımdan böyle transistörlerin transistörmetre ile kontrolü uygun olmaktadır veya 100-200 ohm 'luk seri direnç kullanılır.

Şekil 4.1 - Transistörün Ohmmetre ile kontrolü
Transistör TipiOhmmetre uçlarının tutuluş şekliTransistör sağlam ise Ohmmetre 'nin göstereceği değerler
PNP(+) ucu beyze, (-) ucu sıra ile kollektör ve emitere (Şekil 4.8 (a))50 Kohm 'dan büyük
(-) ucu beyze, (+) ucu sıra ile kollektör ve emitere (Şekil 4.8 (b))500 Ohm 'dan küçük
NPN(-) ucu beyze, (+) ucu sıra ile kollektör ve emitere (Şekil 4.8 (c))50 Kohm 'dan büyük
(+) ucu beyze, (-) ucu sıra ile kollektör ve emitere (Şekil 4.8 (d))500 Ohm 'dan küçük

Transistörlerde Yükseltme İşleminin Gerçekleştirilmesi

Transistörler yapısı gereği, akım yükseltme özelliğine sahiptir.
Uygun, bir devre dizaynıyla gerilim ve güç yükseltmesi de yapar.
Tabi bu işlemlerde de asıl olan akımdır. Bu nedenle, önce akımın nasıl yükseltildiğinin bilinmesi gerekir.....
Transistör yükseltme işlemi nasıl yapılmaktadır?
Örnek olarak şekil 4.9 'da görüldüğü gibi bir NPN tipi transistör alınmıştır. Transis törün çalışabilmesi için elektrotlarına, şu gerilimler uygulnıyor:
Emiter: (-)gerilim,
Beyz: (+)gerilim,
Collectore: (+)gerilim.
Şekil 4.9(a)Şekil 4.9(b)
Şekil 4.9 - Emiteri ortak yükselteç
a. Jonksiyonel bağlantı devresi
b. Sembolik bağlantı devresi
Şekil 4.9 'da, emiter ucu giriş ve çıkış devrelerinde ortak olduğu için, bu yükselteç "Emiteri ortak bağlantılı yükselteç" olarak taımlanır. En çok kullanılan yükselteç şeklidir.
Transistörün bu şekilde çıkışında bir yük direnci bulunmadan çalıştırılmasına kısa devrede çalışma denmektedir.

Yükseltme İşleminin Sağlanması

1. Transistör içerisinde emiterden beyz ve collectöre doğru bir elektron akışı vardır.
2. Elektronların küçük bir kısmı da VBE kaynağının oluşturduğu giriş devresi üzerinden, büyük bir kısmıda VCEkaynağının oluşturduğu çıkış devresi üzerinden devresini tamamlar.
3. Giriş ve çıkışta dolaşan elektronların miktarı, trans. büyüklüğüne bağlı olduğu gibi, VBE ve VCE kaynak gerilimlerinin büyüklüğüede bağlıdır.
4. Emiterdeki elektronları harekete geçirmek için "Silisyum" transistörde en az 0.6V, "Germanyum" transistörde ise 0.2V olması gerekir.
5. Elektroları çekebilmesi için VCE gerilimi VBE 'ye göre oldukça büyük seçilir.
6. Giriş devresinden dolaşan elektronlar "IB" beyz akımını, çıkış devresinden dolaşan elektronlarda "IC" collectör akımını oluşturur.
7. Buradaki IB ve IC akımları DC akımlardır... Eğer girişe AC gerilim uygulanırsa, ve IC 'de AC olarak değişir.
8. IB ve IC akımları devrelerini tamamlarken emiter elektrodu üzerinde birleştiğinden Ie akımı, IB ve IC 'nin toplamı olur............

Herzaman geçerli kural: IE = IB + IC

Sonuçta:
IB akımı giriş akımı, IC akımı da çıkış akımı olarak değerlendirilirse, IB gibi küçük değerli bir akımdan, IC gibi büyük değerli bir akıma ulaşılmaktadır.........
Bu olay "Transistörün akım yükselteci olarak çalıştığını göstermektedir."

Emiteri ortak bağlantıda akım kazancı formülü: β = IC/IB 'dir...Beta:(β)
IB ve Ic akımları değişse de, β (Beta) akım kazancı sabit kalmaktadır.
Akım kazancı nasıl oluyorda sabit kalıyor?
Şekil 4.9 'a göre; VBE gerilimi büyütüldüğünde; iki aşamalı şu gelişmeler olmaktadır:
1. Emiter - Beyz diyodu daha büyük bir gerilim ile polarılmış olduğundan, daha çok elektron harekete geçer. Bu elektronların, Beyz girişi üzerinden devre tamamlayan miktarı da artacağından IB akımı büyür.
2. Diğer taraftan, büyük hareketlilik kazanan emiter elektronları, mevcut olan VCE çekme kuvveti etkisiyle beyz 'i daha çok sayıda geçerek collectore ulaşır. Böylece daha büyük IC akımı oluşur.
IB ve IC deki artış aynı oranda olmaktadır.
Dolayısıyla da, β=IC/IB değeri sabit kalmaktadır.
VBE küçültüldüğünde de IB ve IC aynı oranda küçüldüğünden, β (Beta) yine sabit kalır.
Görüldüğü gibi, gerek IB, gerekse de IC akımının büyüyüp küçülmesinde yalnızca VBE giriş gerilimi etkin olmaktadır...
VCE besleme kaynağının akım kazancına etkisi nedir?
VCE gerilimi büyütüldüğünde, devreden akan elektron miktarında, diğer bir deyimle IC akımında, önemli bir artış olmamaktadır.
Nedeni;
VCE gerilimi, esas olarak, VBE geriliminin emiterde hareketlendirdiği elektronları çekmektedir. Emiterde ne kadar çok elektron hareketlenmişse, VCE 'de o kadar çok elekrtron çekmektedir. Bunlara collectordeki belirli sayıdaki elektronlarda eklenmektedir. Ancak, collectorde daha az katkı maddesi kullanıldığından açığa çıkan elektron sayısı da daha azdır. Bunlarda IC akımını fazla etkileyememektedir.
VCE 'nin büyütülmesi, çekilen elektron sayısını çok az artırabilmektedir.
Ancak, VCE 'nin, transistör kataloğunda verilen değeri de geçmemesi gerekir.
VCE 'nin belirli bir değeri geçmesi halinde, ters polarmalı durumunda olan, Beyz-collector diyodu delineceğinden, transistör yanar.

Transistörün, IC, VCE ve RCE İle İlgili Tanımı:

Bu tanımlama, IC, VCE ve RCE arasındaki bağıntıyı açıklayan, diğer bir deyimle, transistörün yükseltici sırrını ortaya koyan bir tanımlamadır.
Transistör, iki elektrodu arasındaki direnci, üçüncü elektroduna uygulanan gerilim ile değiştirilebilen üç elektrotlu bir devre elemanıdır.
Şöyleki;
Ohm kanununa göre, çıkış devresinde şu bağıntı yazılabilecektir:
VCE=IC*RCE
VCE belirli bir değer de sabit tutulduğu halde, VBE ve dolayısıyla da IB değişince IC 'de değiştiğinden, yukarıdaki bağıntıya göre, RCE direnci de değişir.
Burada:
Transistörün iki elektrodu arasındaki direnç: RCE 'dir.
Üçüncü elektroda uygulanan gerilim ise: VBE 'dir.
Teorik hesaplamalarda: IC maksimum değerine ulaşınca, RCE=0 olduğu kabul edilir. RCE=0 olunca, VCE 'de "0" olur.
Benzer durum giriş direncinde de olmaktadır:
Diyot karakteristik eğrisinden de bilindiği gibi, VBE 'nin biraz büyütülmesi halinda IB akımı çok çabuk büyümektedir.
Buradan şu sonuç çıkmaktadır:
VBE giriş gerilimi büyütülünce; RBE giriş direnci küçülür.
Özet olarak: Giriş gerilimi büyüdükçe, hem giriş direnci hem de çıkış direnci küçülür.

Akım Kazancının Bulunması

Akım kazancı, yükselteç olarak çalışmakta olan bir transistörün, çıkışındaki akımın girişindeki akıma oranıdır.
Şekil 4.10 'da görüldüğü gibi, yükselteçlerin üç bağlantı şekli vardır.
Bu bağlantı şekillerindeki akım kazançları şöyle ifade edilir:
1. Emiteri ortak bağlantı.Akım kazancı
BETA, β = IC/IB
2. Beyzi ortak bağlantı.Akım kazancı
ALFA, α = IC/IE
3. Collectorü ortak bağlantı.Akım kazancı
GAMA, γ = IE/IC
Şekil 4.10(a)
Şekil 4.10(b)Şekil 4.10(c)
Şekil 4.10 - Transistördeki üç bağlantı halinde bağlantı uçlarının durumu.

Akım Kazançlarının Dönüştürülmesi

Her üç bağlantı şeklinde de akımlar arasında şu bağlantı vardır:
IE=IC+IB veya IC=IE-IB
Bu bağlantı ile yukarıdaki bağıntılardan yararlanılarak, α,  β, γ birbirlerine dönüştürülür.
α = Alfa
β = Beta
γ = Gamma
α 'nın β cinsinden yazılması:
1/α = IE/IC = IC+IB/IC = 1+IB/IC = 1+1/β 'dan    α = β/β+1   olur...
β 'nın α cinsinden yazılması:
Yukarıdaki "α, β" bağıntısından,    β = α/1-α     olur...
α 'nın γ cinsinden yazılması:
α = IC/IE = IE-IB/IE = 1-IB/IE = 1-1/γ = γ-1/γ 'dan    α = γ-1/γ     olur...
γ 'nın α cinsinden yazılması:
Yukarıdaki "α, γ" bağıntısından,      γ = 1/1-α      olur...
ß 'nın γ cinsinden yazılması:
β = IC/IB = IE-IB/IB = IE/IB-1 = γ-1  'den        β = γ-1    olur...
γ 'nın β cinsinden yazılması:
Yukarıdaki "β, γ" bağıntısından          γ = β+1       olur...
Özet bir tablo yapılırsa dönüşümler şöyle sıralanır:

α = β/β+1α = γ-1/γβ = α/1-αβ = γ-1γ = 1/1-αγ = β+1


Transistörün Dört Bölge Karakteristiği

Dört bölge karakteristiklerinde, DC 'de ve yüksüz olarak çalıştırılan transistörün giriş ve çıkış akımları ile gerilimleri arasındaki bağıntılara ait karakteristik eğrileri hep birlikte görüntülenir.
Dört bölge karakteristik eğrilerinden yararlanılarak şu statik karakteristik değerleri hesaplanabilmektedir.
1. Giriş direnci
2. Çıkışdirenci
3. Akım kazancı
4. Giriş-çıkış gerilim (zıt reaksiyon) bağıntısı
Bunlar transistörün yapısıyla ilgili karakteristik değerlerdir.
Dört bölge karakteristiği, transistör çıkışında yük direnci yokken çıkarıldığından bunlara kısa devre karakteristikleri de denir.
Transistörün "Beyz" 'i , "Emiteri" ve "Collectoru" ortak bağlantılı haldeki kısa devre karakteristikleri ile, yükte çalışma sırasında konu edilen yük doğrusu ayrıca "Temel yükselteç devreleri" bölümünde daha detaylı anlatılmıştır.
Burada, ön bilgi olarak, emiteri ortak yükselteçe ait örnek verilecektir..
Dört Bölge Karakteristik Eğrisinin Bölgeleri:
Şekil 4.11 'den takip edilirse; Şekil 4.9 'da verilmiş olan emiteri ortak yükseltece ait dört bölge karakteristik eğrisi, şu bölgelerden oluşmaktadır.
1. Bölge Karakteristik Eğrisi (VCE - IC):
VCE çıkış gerilimindeki değişime göre, IC çıkış akımındaki değişimi gösterir.
RC=VCE/IC bağıntısı ile Çıkış direncini belirler.
2. Bölge Karakteristik Eğrisi (IB - IC):
IB giriş akımındaki değişime göre, IC çıkış akımındaki değişimi gösterir.
β=IC/IB bağıntısı ile Akım kazancını belirler.
3. Bölge Karakteristik Eğrisi (VBE - IB):
VBE giriş gerilimindeki değişime göre, IB giriş akımındaki değişimi gösterir.
Rg=VBE/IB bağıntısı ile Giriş direncini belirler.
4. Bölge Karakteristik Eğrisi (VBE- VCE):
"VBE - VCE" bağıntısı VBE giriş gerilimindeki değişime göre, VCE çıkış gerilimindeki değişim miktarını gösterir. Bu değişim, gerilim transfer oranı olarak tanımlanır.
Aslında bu iki gerilimin biri biri üzerinde önemli bir etkisi bulunmamaktadır.
Bu bilgiler daha çok teorik çalışmalar için gereklidir

Şekil 4.11 - Emiteri ortak bağlantılı yükseltecin dört bölge karakterisitiği

Transistörün Anahtarlama Elemanı Olarak Çalıştırılması

Sayıcılar (counters), bilgisayarlar (computers), ateşleme devreleri (trigger circuit) gibi, bir kısım devrenin çok hızlı çalışması (on) ve sukunete geçmesi (off) gerekebilir.
Bu gibi hallerde çok hassas bir anahtarlama yapılması gerekir.
Bu devrelerde, transistörden anahtar olarak yararlanılmaktadır. Transistör ile nano saniye 'lik yani 10-9 saniyelik (sn) bir çalışma hızı sağlanmaktadır.
Transistörden, iki şekilde anahtar olarak yararlanılabilmektedir.
- Normal çalışmada
- Doyma halindeki çalışmada
Transistörün doyma halinde çalışması, kısa bir an için, taşıyabileceği maksimum akımda görev yapması demektir.
Transistörün Normal Çalışmada Anahtar Görevi Yapması
Şekil 4.12 'de bir NPN transistörün anahtar olarak çalışmasını gösteren iki devre verilmiştir.
Bu devreler, 6 Volt 'luk besleme kaynaklı ve emiteri ortak bağlantılı, lamba yakan bir transistörden oluşmaktadır.
Şekil 4.12 - Normal çalışmada transistörden anahtar olarak yararlanma
a) IB akımı kumandasıyla çalışma
b) VBE gerilimi kumandasıyla çalışma
Şekil 4.12 (a) 'daki devre:
IB akımının değişmesi yoluyla çalıştırılan bir devredir:
R reostası ile IB akımının ayarı yapılmaktadır.
R direnci yeterince küçültülüp IB akımı yeterince büyültüldüğünde, IC akımı lambayı yakacak seviyeye ulaşacaktır.
Şekil 4.12 (b) 'deki devre:
VBE gerilimini kontrol etmek suretiyle çalıştırılan bir devredir.
VBE gerilimi, S reostası üzerindeki gerilim düşümü ile sağlamaktadır.
"S" reostası, "0" 'dan yani en üst noktadan başlatılarak, yavaş yavaş büyütüldüğünde, beyz-emiter arasına uygulanan gerilimde büyür. Bu gerilim, örneğin, silikon transistörde 0.6V 'u geçince transistör iletime geçer ve lamba yanar.
Bu çalışma şeklinde, transistör kesikli çalışan bir yükselteç olarak görev yapmıştır.
Transistörün gerçek anlamda anahtar olarak çalışması, doyma halindeki çalışmadır.

Transistörün Yükselteç Olarak Çalıştırılması

Yükselteç olarak çalıştırılan bir transistörden, şu üç işlemin gerçekleştirilmesinde yararlanılır:
1. Akım kazancını sağlamak
2. Gerilim kazancını sağlamak
3. Güç kazancını sağlamak
Buradaki kazancın anlamı:
Transistör girişine verilen akım, gerilim veya gücün çıkıştan daha büyük değerlerde elde edilmesidir. Bunu sağlamak için de belirli devrelerin oluşturulması gerekir.
Kazancın sayısal değerinin bulunması da, çıkıştaki akım, gerilim ve güç değerlerinin, girişteki akım, gerilim ve güç değerlerine oranlanması suretiyle elde edilir.
Karakteristik eğrileri, transistörün üreticileri tarafından hazırlanan tanıtım kitaplarında (katalog) verilir.
Transistör, hem DC hem de AC yükselteç olarak çalışabilir. Bu nedenle, transistörü gereği gibi inceleyebilmek için, ayrı ayrı DC ve AC 'deki çalışma hallerinin incelenmesi gerekir.
DC çalışmada girişteki ve çıkıştaki akım ve gerilim değerleri arasındaki bağıntılara Statik Karakteristikleri,
AC çalışmadaki akım ve gerilim bağıntılarına da Dinamik Karakteristikleri denir.
Transistör yükselteç olarak şu üç bağıntı şeklinde çalıştırılabilmektedir.
1. Emiteri ortak bağlantılı yükselteç
2. Beyz 'i ortak bağlantılı yükselteç
3. Kollektörü ortak bağlantılı yükselteç
Ortak bağlantı deyimi, girişte ve çıkışta ortak olan uç (elektrot) anlamında kullanılmıştır.

Transistörün DC Yükselteç Olarak Çalıştırılması

Şekil 4.12 'de Emiteri ortak bağlantılı bir DC yükselteç devresi verilmiştir. Bu yükselteç devresi ile transistörün statik karakteristikleri incelenmektedir.
Statik karakteristikleri incelerken yukarıda da belirtildiği gibi giriş ve çıkıştaki DC akım ve gerilim değerlerinden yararlanılır.

Şekil 4.12 - Transistörün statik karakteristiklerini tanımlamak üzere kurulan yükselteç devresi
Girişteki akım ve gerilimdeki değişmeler girişe seri bağlanan mikro ampermetre (µA) ve paralel bağlanan küçük değerler ölçebilen voltmetre (mV) ve çıkıştaki değişmeler de, çıkışa bağlanan mili Ampermetre ve normal bir Voltmetre ile ölçülür.
Şekil 4.12 'ye dikkat edilirse, transistör çıkışında başka bir eleman bulunmaksızın yapılan DC ölçümlerdir.
Uygulanan bu tür ölçme yöntemi ile hesaplanan statik karakteristik değerlerine ve çizilen eğrilere Kısadevre Karakteristikleri 'de denir.
Şekil 4.12 'deki ölçü aletleri ile, şu değerler ölçülmektedir:
Girişe ait:
Beyz akımı, IB
Beyz - Emiter arası gerilim, VBE
Çıkışa ait:
Kollektör akımı, IC
Kollektör - Emiter arası gerilim, VCE
Ölçülen bu değerler ile şu karakteristik değerler hesaplanmaktadır:
-- Akım kazancı: Kİ(β) = IC/IB
-- Giriş direnci: Rg = VBE/IB
-- Çıkış direnci: RÇ = VCE/IC
-- Eğim: S = ΔIC/ΔVBE
-- Transfer oranı: µ = VBE/VCE (%0,01-0,001) dir.
Buradan ilk üçlü, "Kİ, Rg ve RÇ" her transistör için, her devrede bilinmesi gereken karakteristik değerlerdir. Son iki "S ve µ" değerleri ise transistör üzerinde daha derinlemesine çalışma yapılması gerektiğinde, ihtiyaç duyulan değerlerdir.
Yukarıdaki karakteristik değerler, Şekil 4.11 'de verilmiş olan dört bölge karakteristik eğrisinden yararlanılarak da hesaplanabilmektedir.
1. Bölge karakteristik eğrisi: (VCE,IC)
2. Bölge karakteristik eğrisi: (IB,IC)
3. Bölge karakteristik eğrisi: (VBE,IB)
4. Bölge karakteristik eğrisi: (VBE,VCE)
Bu karakteristik eğrilerinin değişik noktalarındaki, küçük değişim (Δ) değerleri ile yapılacak olan hesaplamalar, Kİ, Rg ve RÇ değerleri, hakkında daha doğru bilgi verir.
Şöyle ki;
Kİ(β) = ΔICIB bağıntısı, karakteristik eğrisi doğrusal olduğundan her noktada aynı değeri verir.
Rg = ΔVBEIB bağıntısı, eğrisel olan karakteristik eğrisinin farklı noktalarında farklı değerler verir, en iyi noktayı seçmek gerekir.
Karakteristik eğrisinden de anlaşılmaktadır ki, IB beyz akımı büyüdükçe transistörün Rg giriş direnci küçülmektedir.
RÇ = RCE = ΔVCEIC bağıntısı da, IC büyüdükçe daha küçük RÇ verir.
Görülmektedir ki, DC yükselteç devresinde ölçülen değerler ile elde edilen sonuçlar, transistör hakkında önemli bilgi vermektedir.
Transistörün Gerilim ve Güç Kazançlarını Bulmak İçin:
Şekil 4.13 'te görüldüğü gibi, giriş devresine paralel olarak bir RB direnci, çıkış devresine de yine paralel bir RL yük direnci bağlanır. Bunların üzerinde oluşan gerilim düşümlerinin ve sarf olan güçlerin oranı gerilim ve güç kazancını verir.
Gerilim kazancı: KV = VRL/VRB
Güç kazancı: KP = PRL/PRB = IC.VRL/IB.VRB = β.KV
Görüldüğü gibi güç kazancı ile gerilim kazancının çarpımına eşit olmaktadır.

Şekil 4.13 - Girişe RB direnci çıkışada RL yük direnci bağlanan DC ve AC yükselteç

Transistörün AC Yükselteç Olarak Çalıştırılması

Transistör Şekil 4.13 'de görüldüğü gibi girişine, AC işaret gerilimi uygulandığında da AC yükselteç olarak çalışır.
AC yükselteçler de iki ana gruba ayrılır:
1. Ses frekansı yükselteçleri
2. Yüksek frekans (Radyo frekansı) yükselteçleri
Yüksek frekans yükselteçleri özel yapılı yükselteçlerdir.
AC yükselteç olarak inceleme konusu, günlük hayatta daha çok karşılaşılan ses frekansı yükselteçleridir.
AC işaret gerilimi, genelde sinüzoidal olarak değişen bir gerilim olarak düşünülür. Bu gerilim, girişteki ve çıkıştaki DC polarma gerilimini büyültüp küçülterek sinüzoidal olarak değişmesini sağlar.
AC çalışmada, yalnızca AC değerler önemli olduğundan, giriş ve çıkışta ampermetre ve voltmetre olarak AC ölçü aletleri kullanılır.
AC ölçü aletleri efektif değer ölçtüğünden, gerekli hesaplamalarda efektif değerler ile yapılır.
Örneğin:
Akım kazancı: KİAC(βAC) = ICef/IBef
Gerilim kazancı: KVAC = VCEef/VBEef = (ICef/IBef).(RL/RB) = βAC.RL/RB
Güç kazancı: KPAC = βAC.KVAC    şeklinde ifade edilirler.
Alçak frekans (ses frekansı) yükselteçlerinde: βDC = βAC olarak alını.
Giriş ve çıkış dirençleri de DC ve AC 'de aynı özelliklere sahiptir.
NOT:
Şekil 4.12 ve Şekil 4.13 'te verilmiş olan devreler deney ve bilgi edinme devreleri olduğu için, anlatım kolaylığı bakımından iki besleme kaynağı kullanılmıştır.
Uygulamada ise tek besleme kaynağı kullanılır.

Transistörün Çalışma Kararlılığını Etkileyen Faktörler

Bir transistöre kararlı bir çalışma yaptırabilmek için, öncelikle karakteristik değerlerine uygun bir devre düzeni kurmak gerekir. Bunu içinde, daha önceden de belirtilmiş olduğu gibi, katalog değerlerine ve karakteristik eğrilerinde verilen bilgilere uyulmalıdır.
Transistörün kararlı çalışmasını etkileyen faktörler:
1. Sıcaklık
Aşırı ısınan transistörün çalışma dengesi bozulur, gücü düşer. Daha da çok ısınırsa yanar. Isınan transistörlerde elektron sayısı anormal artacaktır. Bu artış nedeniylede belirli giriş değerleri için alınması gereken çıkış değerleri değişir.Buda kararlı çalışmayı önler.
Daha çok ısınma halinde ise kristal yapı bozulur. Bu durumda transistörün yanmasına neden olur. Isınma transistörün kendi çalışmasından kaynaklandığı gibi, sıcak bir ortamda bulunmasından dolayı da olabilir.
2. Frekans
Her transistör, her frekansta çalışmaz. Bu konuda ine katalog bilgilere bakmak gerekir.
Örneğin: NPN transistörler, PNP transistörlere göre yüksek frekanslarda çalışmaya daha uygundur. Nedeni de NPN transistörlerde elektrik yükü taşıyıcıları ELEKTRONLAR dır.PNP transistörlerde ise taşıyıcılar pozitif elektrik yükleridir. Elektronlar, pozitif elektrik yüklerine göre çok daha hızlı ve serbest hareket edebildiklerinden, yüksek frekanslar için NPN transistörler daha uygundur.
3. Limitsel Karakteristik Değerleri
Her transistörün ayrı çalışma değerleri vardır. Bu çalışma değerlerinden bazılarının kesinlikle aşılmaması gerekir. Bunara, "Limitsel Karakteristik" denir.
Limitsel Karakteristik Değerleri Şöyle Sıralanır:
-- Maksimum kollektör gerilimi
-- Maksimum kollektör akımı
-- Maksimum dayanma gücü
-- Maksimum kollektör - beyz jonksiyon sıcaklığı
-- Maksimum çalışma (kesim) frekansı.
Limitsel değerler gerek birbirlerine, gerekse de giriş değerlerine bağlıdır. Yukarıda sıralanan maksimum değerlerin ne olmasının gerektiği transistör kataloglarından ve karakteristik eğrilerinden saptanır.
4. Polarma Yönü
Polarma gerilimini uygularken, ters polarma bağlantısı yapmamaya özellikle dikkat edilmelidir. Böyle bir durumda, transistör çalışmayacağı gibi, normalden fazla uygulanacak olan ters polarma gerilimleri jonksiyon diyotlarının delinmesine, yani kristal yapının bozulmasına neden olacaktır.
5. Aşırı Toz ve Kirlenme
Transistörlerin toza karşı ve özelliklede metalik işlemlerin yapıldığı ortamlarda çok iyi korunması gerekir.. Aşırı toz ve kirlenme elektrotlar arası yalıtkanlığı zayıflatacağından kaçak akımların artmasına neden olacaktır. Bu da transistörün kararlı çalışmasını engelleyecektir. Eğer metal ve karbon (kömür) tozlarıyla karışık bir tozlanma varsa, transistör elektrotlarının kısa devre olma ihtimalide mevcuttur.
Tozlu ortamda çalıştırılması zorunlu olan transistörlerin ve bütün elektronik devrelerin toza karşı iyi korunmaları ve zaman zaman devrenin enerjisi kesilmek suretiyle, yumuşak bir fırça ve aspiratör tozların temizlenmesi gerekir.
Tozların temizlenmesi sırasında, elektrik süpürgesiyle üfleyerek temizlik kesinlikle yapılmamalıdır. Zira bu durumda yapışkan tozlar daha da çok yapışıp kirliliği arttıracağı gibi, buradan kalkan tozlar diğer cihaz ve devrelere konacağından başka devrelerinde tozlanmasına neden olacaktır.
6. Nem
Transistörler ve bütün elektronik devreler, neme karşıda çok iyi korunmalıdır. Gerek su buharı, gerekse de bazı yağ ve boya buharları, doğrudan kendileri elektrotlar arasında kısa devre yapabileceği gibi, tozlarında yapışıp yoğunlaşmasına neden olacağından, cihazların kararlı çalışmasını engelleyecektir.
7. Sarsıntı
Sarsıntılı ortamda kullanılan cihazlarda, daima bağlantıların kopması ihtimali vardır. Aşırı sarsıntı iç gerilmeleri de arttıracağından kristal yapının bozulması da mümkündür.
Sarsıntılı ortamlarda çalıştırılacak cihazlara üreticiler tarafından özel sarsıntı testi uygulanır. Bu gibi çalıştırmalarda, üreticisinden sarsıntı testleri hakkında bilgi almak gerekir
8. Elektriksel ve Magnetik Alan Etkisi
Gerek elektriksel alan, gerekse de magnetik alan serbest elektronların artmasına ve onların yönlerinin sapmasına neden olur. Bu da kararlı çalışmayı önler. Bu gibi ortamlarda kullanılacak cihazlar faraday kafesiyle ve anti magnetik koruyucularla korunmalıdır.
9. Işın Etkisi
Röntgen ışınları, Lazer ve benzeri çok yüksek frekanslı ışınlarda kararlı çalışmayı etkiler. Bu gibi yerlerde kullanılacak cihazlarda özel koruma altına alınmalıdır.
10. Kötü Lehim (Soğuk Lehim)
Transistörün ve bütün elektronik devre elemanlarının çok ustaca lehimlenmesi gerekir. Soğuk lehim olduğu taktirde, dışarıdan bakıldığında lehimliymiş gibi görünmesine rağmen, elektriksel iletimin iyi olmamasına neden olacağından bütün bir sistemin kararlı çalışmasını engelleyecektir.
Bu tür arızaların bulunması da çok zordur. Ayrıca aşırı ısıtılarak lehim yapılması da devre elemanlarını bozar.
Belirli bir lehim pratiği olmayanların, transistör ve benzeri elektronik devre elemanlarının lehimini yapmaması gerekir.

Transistörlerin Katalog Bilgileri

Bir transistör hakkında bilgi edinmek gerektiğinde üzerindeki ve katalogdaki bilgilerden yararlanılır.
Daha geniş bilgi içinde, üretici firmadan yayınlanan tanıtım kitabına bakılır.

Transistör Üzerindeki Harf ve Rakamların Okunması

Transistör üzerinde genellikle şu bilgiler bulunur:
- Üretici firmanın adı ve sembolü,
- Kod numarası: (2N 2100 vb...). Transistör bu numara ile tanıtılır.
- Ayak bağlantıları (E,B,C) veya işareti.
- Küçük transistörlerin genellikle kollektör veya emiter tarafında bir nokta veya tırnak bulunur.

Katalog Kullanımı ve Karşılıklarının Bulunması

Transistörü tanıtıcı bir yayında veya katalogda küçük değişikliklerle şu bilgiler bulunur:
Kod no: AD 159, 2N 2100 gibi,
Tipi: NPN veya PNP
Türü: Si veya Ge,
Akım kazancı: β(hFE),
Maksimum kollektör akımı: (ICm),
Maksimum dayanma gücü: (PCm),
Maksimum Kollektör - Emiter gerilimi: VCEm veya VCm,
Maksimum Kollektör - Beyz gerilimi: VCBm veya VCm,
Maksimum Emiter - Beyz gerilimi: VEBm,
Maksimum çalışma (kesim) Frekansı: fm,
Maksimum Jonksiyon sıcaklığı: TJm,
Yerine göre, bu bilgilere ek olarak şunlarda verilir.
Beyz açık iken Kollektör - Emiter arası kaçak akımı: ICE
Emiter açık iken Kollektör - Beyaz arası kaçak akımı: ICB - ICO Termistörün karşılıkları
Cinsi: Sesa, alaşım, yayılım transistörü gibi vs.

19 Mayıs 2014 Pazartesi

ev yapımı pikap plak çalar

  •   Şimdi sizlere eski 16.33.45.78 devirli plaklarınızı dinlemek için  kendi plak çalarınızı  nasıl yaparsınız onu anlatacağım    

  • mağzeme   listemiz  
  • kaset çalar mekanik devresi 
  • mikrefon devresi 
  • devir ayar devresi     
  • 4 adet 50k potansiyometre      
  • anfi devresi 2 adet tda 2822 entegreli olursa iyi olour        
  • hoporler 
  • kristali için 
  • oyuncak hoparlör mıklantısı 
  • kapsul mikrefon                                                                                                                                 
  •                                                                           ikinci video ayrıntılı anlatım                                                                                        


12v Sese Duyarlı Led Yapımı

Merhaba Arkadalar bugün sese duyarlı led yapımını anlatıcam...

Devre Malzemeleri:
Tip31 Transistor(BD241 olabilir)
12v Adaptör(akü)
Stereo Jack
12v Şerit Led

Tip31 Transistor(BD241): 
Sol Bacağı:Base
Orta Bacağı:Collector
Sağ Bacağı:Emitter





Evet arkadaşlar malzemelerimiz çok az şimdi ise yapmamız gereken şemaya göre bunları birleştirmek

Şema:

Evet arkadaşlar şemamızda anlaşılır ve çok basit...



İç Yıldırımlık Sistemlerinin Önemi

Bir yapıyı yıldırımdan korurken, aynı zamanda yıldırım sonucu oluşabilecek yangın riskini azaltmak ve canlıları korumak için dış yıldırımlık sistemi, elektronik cihazları korumak için ise iç yıldırımlık sistemi o yapıda olmak zorundadır. Bu yazımızda iç yıldırımlık sistemlerinin öneminden bahsedeceğiz.


Yıldırımdan korunma sistemleri; Türk standartları ve ulusal standartlar göz önüne alındığında dört sistem (dış yıldırımlık, iç yıldırımlık,topraklama ve eşpotansiye sistem) birbirleriyle entegre olacak şekilde kurulmalıdır.

Sektörde yapmış olduğumuz araştırmalar sonucunda birçok mühendis ve teknisyen tarafından yıldırımdan korunma sisteminin sadece dış yıldırımlık;

 Faraday kafesi,
► Yakalama ucu,
► Gergi teli,
► Paratoner uygulamaları olarak algılandığı sonucuna ulaştık.

Ancak bir yapıda bulunması gereken yıldırımdan korunma sistemleri arasında dış yıldırımlık uygulamaları bu entegrasyonun sadece dört ayağından biridir. Nitekim nasıl bir masa tek ayak üzerinde duramayıp yıkılır ise bina/tesis de yıldırım darbesine aldığında yıldırım deşarjının etkileri karşısında zarar görecektir.

Yıldırımdan korunma sistemleri dört sistemin bütünleşmesi sonucu oluşturulmalıdır. Bunlar;

► İyi bir topraklama sistemi,
► Doğru projelendirilmiş bir eş potansiyel sistem, ,
► Binamızın dışında yer alacak yapı tipine göre seçilmiş dış yıldırımlık sistemi
► Kademeli olarak yerleştirilmiş iç yıldırımlık (ani aşırı gerilim koruyucu ) sistemi olarak sıralanmaktadır. 
Bu sistemler bir yapıda standartlar ve teknik açıdan değerlendirdiğimizde olmak zorundadır. Eğer bir yapıya iç yıldırımlık sistemi kurulmayacaksa, dış yıldırımlık sistemi kurarak tüm enerji, veri hatlarımızı ve elektronik cihazlarımızı riske atmış oluruz.

Diğer taraftan bir yapıda topraklama sistemi yok ise iç yıldırımlık sistemini o yapıya entegre edemeyiz, ayrıca eş potansiyeli eksik olan bir tesis dış yıldırımlık sisteminin kuplaj etkilerinden dolayı zarar görebilmektedir. Bu entegrasyon basamakları daha da arttırılabilir.

Özet olarak bir yapıyı yıldırımdan korumak istiyorsak binalardaki yangın riskini azaltmak ve canlıları korumak için, dış yıldırımlık sistemi, elektronik cihazları korumak için ise iç yıldırımlık sistemi o yapıda olmak zorundadır.

Aşırı Gerilimler

Ani Aşırı Gerilimler birkaç mikro saniye ile birkaç mili saniye arasında meydana gelen ve tedbir alınmadığı zaman can ve mal kaybına sebebiyet veren gerilimlerdir. Bu tür gerilimleri oluşum bakımından başlıca iki grupta inceleyebiliriz.


► Yıldırım Etkili Ani Aşırı Gerilimler
Yıldırım Deşarjı sırasında 2 ile 200 kA arasında bir akım meydana gelmektedir. Bu değerler yaklaşık olarak 2 km mesafeye kadar bir alanda bulunan enerji iletim hatlarıhaberleşme hatlarıgüvenlik sistemleri vb. gibi tesisler üzerinde direk yıldırım deşarjı veya manyetik alan etkisi ile bir gerilim oluşmasına sebep olurlar. Meydana gelen bu gerilimler tesisat veya cihaz dayanım sınırlarının üstünde ise izolasyon bozulmaları, yanmalar, patlamalar şeklinde açığa çıkmaktadır.

►  Şekil 1: Siz bu yazıyı okumayı bitirdiğinizde Dünya'ya ortalama 25000 yıldırım düşecektir.

► Elektriksel Anahtarlama ile Oluşan Ani Aşırı Gerilimler

Bir iletkenden geçen akım, manyetik alan oluşturur ve akım akışı bittiğinde manyetik alan aniden azalır. İletken üzerinde biriken enerji indüklenme yolu ile gerilim olarak sistem içerisine dağıtılır. Bu tür gerilimler çok yaygın olarak görülmektedir.

Yıldırım deşarjı toprağa ulaştıktan sonra 2 km'lik bir alan içerisinde daireler şeklinde yayılarak direncin düşük olduğu noktaya doğru hareket etmektedir. Bu nedenle yukarıda belirtmiş olduğum iç yıldırımlık sistemlerini binamızda dış yıldırımlık sistemi olmasa da kullanmak zorundayız.
►  Şekil 2:Yıldırım ve Aşırı Gerilimlerden Korunma Uygulamaları yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.
Günümüzde sanayi, ticaret ve hizmet, sağlık insan yaşamındaki çoğu sosyal aktivite kuvvetli bir biçimde elektrikli ve elektronik cihaz ve sistemlerin doğru bir şekilde çalışmasına bağlıdır. Bu sistemlerin en sık bozulma nedeni ise veri iletimini aksatan ve bu donanımlarınhasara uğramasına sebep olan ani aşırı gerilimlerdir. Birçok şirket kesintisiz güç kaynakları UPS’leri bir aşırı gerilim koruma sistemi gibi görebilir. Fakat UPS'ler devrelerde meydana gelen değişmeleri düzenlemek için konuyorsa da herhangi bir aşırı gerilim koruma sistemi içermez. İçerdiği söylenilen cihazların  çoğunda ise sadece ufak bir alçak geçiren süzgeç bulunur.


Ani Aşırı Gerilimden Korunma Nasıl Olmalıdır? 

Alçak gerilim tesislerinde fazlarla-toprak ve nötr-toprak arasına bağlanan aşırı gerilimparafudrları, darbe gelmesi durumunda iletime geçerek aşırı gerilimi kendi üzerinden söndürürler. Yani sistemimizin maruz kalacağı aşırı gerilimleri üzerine alarak sistemin zarar görmesini engeller. Bunun için DIN-IEC normlarında bir kademeli koruma öngörülmektedir. Her kademe darbe gerilimini bir derece azaltarak neticede sistem için zararsız hale getirir.

► Dışardan gelen yıldırım darbeleri için B sınıfı koruma,
► Sistem içerisindeki ani aşırı gerilimler için C sınıfı koruma,
► Hassas koruma için D sınıfı koruma kullanılır.

Sınıflandırmalarda;

► B sınıfı Class 1 ya da Tip 1,
► C sınıfı Class 2 ya da Tip 2,
► D sınıfı parafudrlar ise Class 3 ya da Tip 3 olarak da adlandırılabilmektedirler.

►  Şekil 3: Parafudrlar koruma bölgelerine göre sınıflandırılırlar.
   
Binaya enerjinin giriş yaptığı ilk noktada genellikle ana panolarımıza B sınıfı ürünler, enerjinin bina içerisinde dağıldığı tali panolarda C sınıfı ürünler ve server, kamera, harici hat, data, bilgisayar ve diğer elektronik cihazların korunması içinde cihaz önlerine D sınıfı ürünleryerleştirilmelidir. Eğer bir yapıda dış yıldırımlık sistemi var ise doğrudan yıldırım deşarjına karşı koruma sağlayacak B sınıfı ürünün ana panoda kullanılması zorunlu olarak görülmektedir.

Dış yıldırımlık sistemimizden 200 kA'lik bir yıldırım darbesinin geldiği varsayılırsa bunun 100 kA'i toprakta sönümlenecek geriye kalan 100 kA'lik kısım binamıza giriş yapacaktır. B sınıfı ürünlerde faz başına 50 kA'lik bir koruma seviyesi oluşturularak bu darbenin cihazlarımıza ulaşması engellenmektedir.

B sınıfı ürün ile darbe akımlarının ana besleme noktasında 4,5 kV - 2,5 kV -1,5 kVmertebelerinde sınırlandırılarak sistemimizin zarar görmesini engeller. Bu koruma ana pano seviyesinde yapılmaktadır.

Enerjinin bina içerisinde dağıldığı tali panolarda ise C sınıfı koruma öngörülmektedir. Dış yıldırımlık olan bir yapıda B sınıfı kullanılmadan C sınıfı ürün kullanılır ise sistemimiz zarar görecektir. C sınıfı ürünler sistem içerisinde oluşan ani aşırı gerilimlerin hat üzerindeki cihazlara zarar vermesini engeller, faz başına 40 kA’e kadar olan aşırı gerilim akımlarını 2,3 kV, 1,5 kV, 1 kV mertebesinde sınırlandırır.

Genelde tali pano seviyesinde yapılan korumadır. C sınıfı koruyucunun sisteme uygulana bilmesi için B sınıfı koruyucuyla arasındaki mesafenin minimum 5 m olması gerekmektedir. Ancak yeni geliştirilen teknoloji ile üretilen B+C sınıfı ürünler bu sorunu ortadan kaldırmaktadır.

D sınıfı koruyuculardan muhtelif cihazların korunmasına uygun olarak geliştirilmiştir. Direk cihaza yönelik koruma olduğu için hassas koruma olarak nitelendirilir priz tipleri ve pano tipleri mevcuttur. Kullanıldığı alana göre birçok seçenekleri vardır. Ancak B ve C sınıfı ürünler kullanılmadan kullanılan D sınıfı ürünler işlev görmemektedir.

►  Şekil 4: TV sistemlerinde kullanılan D sınıfı, hassas koruma sağlayanparafudr.

Özet

Yıldırımdan korunmak için ayrıca ani gerilim darbelerine yol açan anahtarlamaelemanlarının, harmoniklerin, gerilim dalgalanmalarının etkilerinden korunabilmemiz için iç yıldırımlık (ani aşırı gerilim önleyici-parafudr) sistemlerini kullanmamız gerekmektedir.

Gelişen teknoloji ile hassaslaşan cihazlarımızın zarar görmemesi, kritik önem taşıyan verilerin kaybolmaması, milyar dolarlık tesislerin zarar görmemesi için bu sistemleri tesislerimize ve binalarımıza kurdurmalıyız. Bu konuda uzman mühendislerden ve konuya hakim firmalardan ürün seçimi konusunda destek almamız oldukça önemlidir.

Unutmayalım ani aşırı gerilim darbesi gibi küçük bir etkinin büyük zararlara yol açmaması bizim elimizdedir!

18 Mayıs 2014 Pazar

Elektronik Öğrenmek İsteyenler İçin Gerekli Bilgiler

Merhaba Öncelikle bu Benim Sitemizde ilk Makalem,Okurlarımızı Sevgi Ve Saygıyla Selamlayarak  Konuya Giriş Yapmak İstiyorum.

Elektronik öğrenmek isteyenlerin Öncelikle Kullanacağı malzemeleri Biraz anlatmak İstiyorum,



Havya

Havya, elektrik ve elektronik devrelerde elemanları birbirine lehimlemek için gereken yüksek ve hızlı ısıyı sağlayan alet.
Havyalar 200 ile 500 derece arasında sıcaklık sağlayabilirler. Güçleri ise 5 ile 300 watt arasında değişebilmektedir.Havya genel olarak Elektronik Kompentleri Birbiryle İletimini sağlamak amcıyla kullandıgımız Mucizevi bir alettir.Havyalarımızın Çeşitleri vardır Bu çeşitler aşağıdaki gibidir.

Kalem Havya 

Bu tip havyalarda ısının havyada oluşturulması rezistansla sağlanmaktadır. Rezistans, krom-nikel telden silindirik şeklinde sarılarak elde edilir. Bu havyalar küçük güçlü olarak üretilirler. Böylece küçük akımlı büyük dirençli olarak çalışırlar.
Rezistanslı havyalar, enerji kablosu, tutma sapı ve havya ucu olmak üzere üç ana parçadan oluşmaktadır. Sanayinin içerisinde havya istasyonları elektronikçiler için kolaylık ve güvenlik sağlamaktadır. Enerji beslemesi 220 Volt olmasına rağmen sıcaklık ayarı imkânı sağlayarak çalışma güvenliği sağlarlar. Böylece havya ucundaki sıcaklık değerini sabit tutma imkânı sağlamaktadır. Buna göre kalem havyalar ikiye ayrılır
Kalem Havya
İstasyonlu Kalem Havya


Kalem Havya Sabit olarak aynı ısıyı veren Lehimleme cihazıdır.Elektronik en çok kullanılan Çeşittir

 

 










İstasyonlu kalem havya,Normal Kalem Havyadan Farkı Isısı sizin kullnacağınız yere Göre Değişebilen İstasyonlu Kalem Havyadır.Kullanıcını İstegine Göre Kalem Yada İstasyonlu Kalem Havyalar Kullanılabilir.

Daha Bir Çok Kullanım Yerine göre Havya Çeşitleri Var,Fakat Ben Diğerlerini elektronik Uygulamları İçin Çok Uygun bulmuyorum.Kullanabileceğiniz En güzel Havya Kalem,Yada İstasyonlu Kalem Havyadır,Diğerlerinden kısaca bahsetmek gerekirse Tabanca dedigimiz transformoterli Havyalar Vardır Bu havyalar Yüksek ısı Verir,Genelde Elektrik,İle İlgili Yerlerde Kullanılır,Enerji  Nakil Hatlarında Kabloların İletimini Vb Olayların daha iyi olması için Kullanılır,Kalem Havyalara Göre Çok daha Fazla Büyük Ve Hantallardır.


Lehim

 Lehim Teli Diye Adlandırdıgımız Bu Kalay Ve kurşun Karışımından oluşan Tel Yüksek ısı Sonucu eriyerek İletim sağlayan Bir Elementtir.Bir şeyi anlatırken Çok Fazla Sıkmamaya Detay inmemeye Çalışıyorum,İçinde ne oldugu Nasıl yapılıdıgı Kimyasal Özellikleri Pek bizi İlgilendirmez,Biz kullanımını bilsek yeterli,Diye düşünüyorum

 



Havya Kullanımı Lehim Nasıl Yapılır Havya Temizliği Nasıl olmalıdır?Havyayı Nasıl kullanırsam Daha uzun Ömürlü olur

 Havya Kullanımında en Önce Dikkat Etmeniz Gereken Şey Kendi Ve Çevrenizin Güvenliğidir.Havya Makalememde anlattıgım gibi yüksek Isı Vermektedir.Bu ısı yangın yada yanıklara yol açabilir.Bu Yüzden Havya Kullanırken dikkat etmeliyiz.Havya Kullanırken Havya Sehpası Diye Adlandırdıgımız Sehpayı Yada Havya Altlıgı diye Tabir edilen Yardımcı Aleti  Kullanmanızı Tavsiye Ederim.Şunu Bilmenizi isterim ki,İstediginiz Kadar dikkat Edin,Elinizi Havya İle Kesinlikle Yakacaksınız,Buna Garanti Verebilirim,Bir Çocuğa Küçükken Ne kadar sobanın sıcak oldugunu Söylesenizde Çocuk sobaya Dokunup yanmadan Sıcak oldugunu anlamaz,ama Yandıktan Sonra Yanına Bile Yaklaşma buda böyle Bir şey diyelim,Havya İle elinizi Yakıcaksınız hemde Defalarca,Bu sizin aslında dikkatsizliğiniz Vs Değil Dogal bir şey,Ama İlerleikçe Havya Kullanımı öğreniceksiniz,Ve Daha Az elinizi Yakacaksınız,elinizi Ne Kadar Az yakıyorsanız o kadar Havya Güzel Kullanıyorsunuz Demektir.Başka Bir Örnek Vermek istiyorum Bir cnc Tezgahı Kalfası O cnc Dökülen Talaşları Temizlemesse O makinayı temizlemsse O işi Öğrenemz,Yani Her işi Öğrenmek İçin Öncelikle Bazı Şeyleri Yapmanız Gerekir,Bunları Yapınca Sizden birşey eksilmez Aksine Bilginiz Tecrubeniz artar.





                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                     
                                                       
  Havya Kullanımında Diğer dikkat edilmesi Gerek Husus,Havyanın Ucu dediğimiz sivri yerin Kullaanımı,Havya ucu dediğimiz Şey Bakır kamplama vb Malzemelerden Yapılan Lehim yapmamız için Ucu Sivri Olan Şeydir.Havya uçları kullanıcıların En çok sıkıntı Çektikleri Parçlardandır,Yada Şöyle anlatmak İstiyorum,Kullanıcı Havya kulanırken ucunu Bozuyor Lehim tutmuyor dedigimiz olay yada lehim topluyorn Yani Lehim yapmayı zorlaştıran olay böyle bir durumda Kullanıcı havyanın bozuldunu Düşünüyor Hayır,Öyle Değil havya ucu Özelliğini yitirmiştir,Artık Lehim tutmaz Yada bırakmaz,Kullanıcıların havya uçlarını bozmaması için Bir kaç Önerim Olucak Havyayı ilk fişe Taktıklarında Havya Ucuna Lehim Verererk Ucun Lehimle Kaplanmasını Sağlayın,Bu Yaptıgınız işlem hem lehim yapmanızı kolaylaştıracak hem ucun daha Uzun süre Gitmesini Sizin yani paranızın cebinizde kalmasını sağlayacaktır.  
   Tecrubelerimden Bir kaç şey daha aktarmak istiyorum,Bende Yaptım,Elektronik Havya Kullanmya ilk başladıgımda Tabi Nryin ne oldugunu bilmiyoruz,Yönlendiren kimse yok,Havyanın ucunu alıp masalara yazı mı yazdık,İsmimizi mi kazıdık neler yapmadık ki,Herşeyin Bir Zamanı oluyor,Daha sonra Öğrendik ama Olsun Yaptık İşte Acayip Zevkli bişeydir.Çok Havya bozacaksınız bunada garanti verebilirim.Benim bozdugum havya sayıcı 15 Geçmiştir,ama Hvyayı bozdukça öğreniyorsunuz Havyanın kullanımını Fazla Uzatmadan Diğer Konulara Geçmek İstiyorum İzninizle.

Bread Bord 

Breab Board elektronik Kompentlerin Lehim yapılmadan İletimini Sağlayan alettir.Yapısı Çok Basittir içinde bulunan metalller birbiryle birleşiktir,O metale Kompentin Pinini otturtugunuzda Kompentin Pini o metalle iletime geçer,Bread bord İngilizceden Türkçeden Çevirdigimizde Ekmek Tahtası olarak çıkıyor,Okulda bir anımı paylaşmak istiyorum,Öğretmenimiz Yarın Bread Bordları Getirin Deney Yapıcaz Dediğinde Arkaşlarımdan Birisi,Hocam Neden İngilizce Konuşuyorsunuz Onun adı Ekmek Tahtası Dedi Hepimiz Gülmekten Yarıldık ya.Gecenin Geç saatlerinde Yazıyorum ekmek Falan  diyince Acıktım okurlarım.

Evet Gördüğünüz gibi Elektronik Kompentler bord Yerleştrilerek Kablolar İle İletim sağlanarak Devre Tamamlanmış diyelim,Yukarıda Gördüğünüz gibi Bir tasarım yapamıycaksınız hiç bir zaman tabi işin şakası,Gerçekten Güzel Dizayn Edilmiş kablolar.Bord Tasarlarladıgınız bir Devrenin Çalışıp çalışmadıgını malzemeleri lehimlemeden Zarar Vermeden Test etmek amacıyla kulanılan aktif devamlı kullanılan bir malzemedir

Bread Bord İç Yapısı Basit olarak gösterilmiş Çizgiler Kendi aralarında Birbirleri ile bağlı.Evet Makalemiz Bitmek Üzere Gelelim Avometre Dedigimiz Ölçü Aletinin Tanıtılmasında,

Avometre

Avometre Yada Ölçü Aleti olarak tabir etttigimiz bu cihaz,Özelliklerine Göre Genel olarak,Voltaj,Amper,Direnç,Kapasite,İndüktans,Frekans,Sıcaklık,Diyot,Kısa devre kontrolu yada kullanıcıların bipp buzzer diye tabir ettigi özellikler mevcuttur.Avometrede havya gibi Kullanıcıların Çok Çok bozdugu aletlerdendir.Bu mucizevi alet sizin iş yaparken Daha Kolay arıza bulmanızı yada işinizi bitirmenizi sağlamaktadır.Avometrenin ortaasında Komütatör Diye adlandırdıgmız,Konum seçici bulunmaktadır.Avometrelerde en büyük sorun yanlış konumda ölçüm yapılarak Avometrenin Arızalanmasına Sebebiyet vermektedir.Yukarıda Sağ tarafta görmüş oldugnuz Avometre piyasa kum gibi tabiryle Bulunmaktadır,fiyatı 10tl,7.5 tl civarlarında olan Ve Milyarlara kadar çıkabilen aletlerdir.Size Tavsiyem İlk Önce En ucuz Olanını alın,Yanarsa 10 tl yanar Gidip Kaliteli bir alet alırsanız hem paranız boş gidecek hemde alet,İlk Önce Kullanımını öğrenin,Avomterede Çok fazla Seçenek yoktur,Bilmeniz gereken Neyi hangi kademede Ölçeceğinizdir.Avometre Dogru akım ölçecekseniz Avometre göre kademeleri olabilir 2v,200v,600v,1000v gibi salladım siz en yüksek başlayarak yavaş yavaş aşağıya İnerek en hassas Ölçümü sağlayabilirsiniz.Burda önemli olan konum seçimi oldugu gibi Voltajın yada akımın değeride önemlidir.Doggru akım ölçecekseniz Dc yazan üzerindde düz çizgilerin oldugu yere getirin Ac alternetif akım ölçecekseniz Dalga Şekli olan yere getiriniz,Avomete Ben ne kadar burdan anlatsamda siz kullanmadan öğrenemessiz,Zamanla Kullana Kullana Öğrneceksiniz,GaLiba Konumuzun sonuna Geldik İlk Makalemi Bitirmiş bulunmaktayım.Saat 00:28 İlk Makalem Bitti Sevgili okurlarım,Samimi bir dil kullandım resmi bir dil kullanmak istemedim Kusurlarım olduysa Sizlerden Özür Dilerim Sevgi Ve saygılyla Hoşçakalın.

Ve Şu konuyada Değinmek İstiyorum,

bugün 19 Mayıs Ataatürkün Dogum günü Öncelikle Kalbmizde Yaşadıgı hiç Bir zaman Ölmediği için Dogum gününü En içten dileklerimle Kutlarım,Bize Bu Güzel Ülkeyi Verdigi cumhuriyeti kurdugu İçin Teşekkür Ederim Nice Nice Yıllara Daha sonra 19 Myıs Gençlik Ve Spor Baayramınızı en İçten Dileklerimle Kutlarım,Nice Bayramlara

 

 Somada Ölen Kardeşlerimizin Mekanları Cennet Olsun,Geride Kalan Ailllerinze Baş sağlıgı dileri,Allah Sabır Versin.

Biz Ne kadar üzüşürsek üzülelim Onların Acısı Azalmıycak,Ateş düştüğü Yeri yakar Diycem,Tekrar Sevgili Okularıma Sevgi Ve Saygıyla Hoşçakalın.İyi Geceler 


 


 

                                                                                                                                                        

555 ve 4017 9v Yürüyen Işık Devresi

Merhaba Arkadaşlar bugün 555 ve 4017 entegresini kullanarak yürüyen 10 Led ışık devresi yapacağız...

Devre şeması:




Devrenin bitmiş hali:



Baskılı devre:



Diptrace:


Devre Malzemeleri:
IC1 = 4017
IC2 = 555
LED = 10 adet Kırmızı 
R = 4k7 1 adet
R 1,,,,,,,,,,R10 =  10 adet 1 K
R12 = 100K POT
Klemens = 1 adet 2 li
C1=22uf/16v
C2 = 10nf
Devre 9v Pil ile çalışır.

Devre Dosyaları: İNDİR

Kolay Gelsin...

Esp32 İle TV Tuner Radio Alıcısı

 Yıllar evvel aklıma gelen bir proje rf sinyallere olan merakım giderek artıyor ve şimdiki pcb üretimimde rf antenler konusuna bir tık daha ...